|
Tweet |
Açıklama, 8 Eylül'de bir hükümet toplantısında Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'dan geldi.
"Yukarıdaki göstərilenlerin çerçevesinde, daha geniş bir bağlam alabilen böyle bir konuşmaya hazırız. Genel olarak bölgemizin Batı'yı Doğu'ya, Kuzey'i Güney'e bağlayan bir kavşak haline dönüşmesinden bahsediyoruz. Rusya'nın bu süreci aktif olarak desteklemeye hazır olduğunu söylemekten memnuniyet duyuyorum. Avrupa Birliği, Fransa ve Amerika Birleşik Devletleri de bu süreçle ilgileniyor ve Çin ve Hindistan'ın iletişim projelerinin geliştirilmesine ilgisi iyi biliniyor.
Bölgede barış ve istikrar bizim uzun vadeli stratejimizdir ve bu sorunun çözümünde kendimizi sorumlu görüyoruz. Paşinyan, "Barış, istikrar ve işbirliği kolayca ilan edilen ve arzu edilen hedeflerdir, ancak bunların uygulanması makul, düşünceli, pragmatik çabalar gerektirir ve Ermenistan bu tür çabaları göstermeye hazırdır." dedi.
Paşinyan'ın açıklamasındaki tuhaf nokta, Ermenistan Başbakanı'nın Azerbaycan ile ilişkilerden, barış anlaşmasından, Zengazur koridorundan bahsetmemesi. Ermeni tarafı Azerbaycan'la ilgili noktaları görmezden gelmeye çalışırsa, resmi Ankara da aynı yaklaşımı gösterecek mi?
Bizimyol.info'ya konuşan siyasi yorumcu Gülsel Safarova, Paşinyan'ın bu açıklamayı yaparken son olayları görmezden geldiğini söyledi.
"Birkaç yıl önce Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi konusu gündemdeydi. Türkiye'nin Ermenistan ile ilişkiler konusunda sert duruşunun iki temel nedeni var: Karabağ sorunu ve sözde "soykırım" suçlamaları. Ankara'nın tutumu, Ermeni tarafının işgal altındaki Azerbaycan topraklarını kayıtsız şartsız terk etmesi, "soykırım" iddialarına son vermesi ve ortak bir komisyon kurulmasına katılmasıydı. Ermenistan o zaman bu şartlara uymadı. Ancak 44 günlük savaştan sonra Azerbaycan'ı terk etmek zorunda kaldı. Safarova, "Ankara'nın Ermenistan ile ilişkilere yaklaşımının bugün değiştiğini düşünmek mantıksız" dedi.
Erdoğan'ın Ermenistan'la ilgili son açıklamalarının "komşulara yönelik suçlama ve iddialara son verilmesi" çağrısında bulunduğunu hatırlattı.
"Ermeni tarafı bu suçlama ve iddialara bir son verdi mi?" Yoksa resmi Erivan sınırların ve Zengezur koridorunun çizilmesi yönünde bir adım mı attı? Paşinyan'ın son açıklaması bir jestten çok siyasi bir manevra gibi. Sanki benim yolum bu demeye çalışıyormuş gibi Azerbaycan için hiçbir şartı kabul etmiyorum. Türkiye, Azerbaycan'sız bölgede umut görmüyor. Başka bir deyişle, Paşinyan başarısız bir hamle daha yapmaya çalıştı, "dedi.
Siyasi yorumcu, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ve Zengezur koridoru tanınmadan, Ankara'nın Türkiye'nin Ermenistan ile ilişkilerini yeniden kurması için hiçbir perspektifi olmadığını kaydetti.
"Zengezur koridoru açılıncaya kadar Erivan'la "sıcak" ilişkilerin Ankara için hiçbir perspektifi yoktur. Sınırların çizilmesi ve çizilmesi sürecinde yaşanan gecikmeler, Erivan'ın Zengezur koridoru konusundaki tereddütleri, Ermenistan'ın hala intikamcı bir duruş sergilediğini ve Azerbaycan'a karşı toprak iddialarından vazgeçmediğini söylemeye hazır. Bu önemli koşullar yerine getirilmediği takdirde Türk liderliğinin Ermenistan ile herhangi bir "sıcak ilişkiye" gireceğini düşünmüyorum. Bu nedenle Ermenistan, öncelikle komşularına yaklaşımını ayarlamalıdır. Paşinyan bunun çok iyi farkında ve muhalefet ve Batı yanlısı güçlerin baskısına hazır değil. Öte yandan Ermenistan'ın sıradan vatandaşların sosyal hayatını iyileştirme yükümlülüğü vardır.Azerbaycan ve Türkiye ile ilişkileri normalleşmeden Ermenistan hükümeti ciddi sosyo-ekonomik reformlar gerçekleştiremez."
