|
Tweet |
Bonn Büyükşehir Belediye Başkanlığı için 9 aday arasında yarışacak olan Çeşitlilik ve Uyanış için Demokratik İttifak (DAVA) Partisinden 27 yaşındaki diyetisyen ve halk sağlığı uzmanı Merve Nur Laçin Kılınç, AA muhabirine hedefinin herkesin kendisini eşit hissettiği bir şehir inşa etmek olduğunu söyledi.
Almanya’da doğup büyüyen Kılınç, köklerinin Türkiye’de olduğunu ancak hayatının büyük kısmının Almanya’da geçtiğini belirtti. "Almanya, artık sadece yaşadığımız yer değil bizim de yuvamız. İşte bu yüzden hem geçmişimle gurur duyuyorum hem de geleceğe umutla bakıyorum." dedi.
Kılınç, siyasete ilgisini şu sözlerle açıkladı: "Bizim hikayemiz 60 yıl önce buraya gelen dedelerimiz, babalarımız, annelerimiz ve ninelerimizle başladı. Onlar, alın teriyle bu ülkenin kalkınmasına katkı sundular. Bugün onların torunları artık yönetimde söz sahibi oluyor. Ben de bu hikayenin bir devamı olduğuma inanıyorum. Siyasete girmem, aslında onların mücadelesine sahip çıkma isteğimden doğdu."
Başkan seçilmesi durumunda hedeflerini şöyle anlattı: "Her bireyin kendisini eşit hissettiği bir şehir inşa etmek istiyorum. Ayrımcılığın değil dayanışmanın konuşulduğu bir gelecek. Gençlere umut, kadınlara fırsat, yaşlılara güven veren bir şehir hayal ediyorum. Yönetimde şeffaflığı, adaleti ve kapsayıcılığı güçlendirmek için varım."
Solingen Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Alternative Bürgerinitiative (ABİ) adayı olan 24 yaşındaki pedagog Büşranur Çetin, 5 yıldır Belediye Meclisinde edindiği deneyimi belediye başkanı olarak halkla buluşturmak istediğini ifade etti. Çetin, göçmen kökenli bir genç kadın olarak şehrin tüm renklerini ve çeşitliliğini yüreğinde taşıdığını vurguladı: "İki kültür ile uyum içinde büyüdüm. Doğduğum ve büyüdüğüm şehrin sorunlarını ve beklentilerini biliyorum. Benim adaylığım yalnızca gençler için değil, göçmenler, kadınlar ve yıllardır sesi duyulmayan herkes için bir umudu temsil ediyor."
Çetin gençlere de mesaj gönderdi: "Artık beklemeyin, sadece seyirci olmayın. Siz de bulunduğunuz yerde sorumluluk alın, söz sahibi olun. Bu şehirde söz hakkımız var ve bu şehri hep birlikte daha yaşanabilir hale getirebiliriz. Başörtülü, başörtüsüz, göçmen kökenli ya da Alman, fark etmez. Hepimiz bu şehrin ortak paydasında buluşuyoruz."
Almanya’daki yerel seçimlerde Türk kökenli adayların öne çıkması, göçmen toplulukların siyasete katılımı açısından kritik bir gelişme olarak görülüyor. Kılınç ve Çetin’in adaylığı, gençler ve kadınlar için rol model olmayı ve daha kapsayıcı bir yerel yönetim anlayışını temsil ediyor.
