|
Tweet |
Almanya’da doğmuş ve yetişmiş biri olarak, yaşanan tüm diş sorunlarını yakından takip etmekteyim…Belki de küçüklüğümde yaşadığım bu sorunlar, beni diş hekimliği mesleğini seçmeme yardımcı olmuştur… İzmir Ege Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra diş hekimi olarak 25 yıldır hastalarımıza en iyi hizmeti verebilmek adına bir yarış içerisindeyim. Sağlık turizminin en doğru şekilde yapılabilmesi için de bazı tespitlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum:
- Almanya’da diş tedavisi ücretleri oldukça yüksek olduğundan hastaların birçoğu tedavilerini yurt dışında yaptırmaktadır.
- Almanya dışında temel tıbbi kurallara bağlı kalınmadan yapılan etik dışı tedaviler, planlamalar, garantisiz veya sözde kalan garantili işler malesef hastaların sorun yaşamasına sebep olmaktadır. (Bunun örnekleri Avrupa basınında her zaman abartılı olarak yer almaktadır.)
-Almanya’daki diş hekimleri haklı olarak başka yerlerde yapılan işlerin sorumluluğunu almamak adına “Nerde,nasıl yapıldığını bilmedikleri için gerek gördükleri tedavileri yapamıyor, yapmıyor.” Haklı olarak da “Nerede yapıldı ise oraya gidin” deyip hastayı gönderiyor. Tabii bu kapsamda yıllardır kendine gelen hastalarını ve onların yakın çevresini de kaybetmiş oluyor.
- Hastalar ne yazık ki mağdur oluyor; Yeniden yapılan diş tedavilerinde tekrar tekrar ödeme yapmak zorunda kalan hastalar, zaman kaybının yanı sıra sağlıksız ve estetikten yoksun bir şekilde fazlasıyla zarar görüyorlar.(Örnek; düşen köprüsünü yapıştırmak için Almanya’dan gelen birçok hastam var.)
-Tabii ki hekimler de mağdur oluyor, zira geri çevirdikleri hatta yıllardır baktıkları hastalarını kaybediyorlar.
-Daha önce okuduğum bir yazıda Almanya’dan yurtdışına giden hastaların (Sadece yabancılar değil Almanlar da yurtdışında dişlerini yaptırıyor.) sayısının yüzde 40 gibi bir rakama ulaştığını gördüm. Bu elbette çok ciddi bir kayıp. (Kliniklerden geri çevrilen hastaların yanı sıra onların ailesini ve yakın çevresini de hesaba katmak gerek) Yüzde 40’lık bu rakam Türkiye ve diğer balkan ülkeleri Macaristan, Romanya, Bulgaristan, İspanya’yı da kapsamaktadır.
- Diğer bir sorun ise Avrupa’dan hasta getiren bazı şirketlerin hiç de uygun olmayan rayiç fiyatlarda hasta anlayıştan uzak, 1 günde provasız, estetikten yoksun yapılan işlerin haberlerini Avrupa basınında görebilir ve bunun sonucunu tahmin edebilirsiniz.
Tüm bu olumsuz sorunları ortadan kaldırmak için benim önerim şudur: Etik kurallara bağlı olarak Almanya’da hekim arkadaşlar ile işbirliği yapmak. Örneğin; 5 yıl garanti verildiğinde sonuç olarak herhangi bir işlem gerekirse Almanya’daki hekim arkadaşın yeni de olsa yapılan protezi delme, kırma hatta ve hatta yenilenmesini de içermelidir Burada en büyük amacımız,etik çerçevede birlikte çalışacağımız hekim arkadaşlar ile birlikte bir ağ oluşturmak.
Bu sayede;
1. Hastaların mağduriyet yaşamadan isteklerine ulaşabilmesi,
2. Birlikte çalışacağımız hekim arkadaşların, kliniklerin hastayı ve çevresinin kaybının önüne geçilebilmesi,
3. Güven köprüsünün kurulması ile çalıştığımız laboratuvarların gerekirse teknisyen arkadaşların ideal şekilde çıtayı yükselterek en iyi işi yapmalarının sağlanması,
4. Almanya’da çalışacağımız kliniklere hasta kazandırılması,
5. 5 yıl garanti verdiğimiz işlerin istendiği zaman ücretsiz yenilenmesi, yani garantinin sözde değil gerçekte olmasının sağlanması,
6. Hastaların beklentilerinin en üst düzeye çıkarılarak, endişelerinin minimuma indirilmesi,
7. Merdiven altı ve kaptı kaçtı işlerin ortadan kaldırılması, yetkisiz, yetersiz ve gereksiz aracıların önüne geçilmesi.
8. Hastalarımızın sağlıklı, mutlu gülüşlere sahip olmasını sağlayarak, hekim arkadaşlarımızın kayıplarının önlenmesi, çevrelerinde onlara daha fazla hasta kazandırarak, mesleğimizin adını zarar görmekten kurtarmak istiyorum.
Değerli görüşleriniz ve önerileriniz için lütfen bağlantıya geçelim.
Saygılarımla…
Diş Hekimi Deniz SAVRAN
İletişim : +90 506 266 62 81
E-mail: denizsavran@hotmail.com
